“Kendini Dönüştürebilenler”, “imkânsız” düşüncesini zihinde çözüp yok ederek;
* direnç duvarlarını anlayış köprülerine çevirebilen,
* herhangi bir engeli başarıya giden bir basamak haline getirebilen
* şüphe ejderhasını parlak bir özgüvene çevirebilen kişilerdir.
Nitelik değişimi, “olumsuz” durumları veya koşulları kişinin kendisi ve başkaları için faydalı bir şekilde dönüştürme kapasitesidir. Bunu yapabilen “Kahramanlar“, direnç duvarlarını anlayış köprülerine çevirip onları geçmeye devam edebilir, herhangi bir engeli başarı için bir basamak haline getirebilir, zihindeki imkânsız düşüncesini çözerek, sarsıntılar yaratan ve felç eden kuşku ejderhasını parlak bir özgüvene çevirebilirler.
Bu tür insanlar, insan etkileşiminin dışarıdan görünen gerçekliğini belirleyen yaşamın dip akıntılarıyla, yani tutumları, düşünceleri ve hisleriyle çalışırlar. Tutum, düşünce ve hislere; kızgınlık, öfke ve bencillik nüfuz ederse, aslında yüzeysel olarak bir nezaket veya işbirliği görünmesine rağmen, ilişkiler zedelenebilir ve bozulabilir. Öte yandan, diplerdeki akıntı, yani gizli bir şekilde etkili olan, güven ve samimiyet olunca yaşamın niteliği yükselir. Niteliğin temel kaynağı, olumlu bir gizli etkinin varlığıdır. Mesele sözler, eylemler ya da roller değildir, daha ziyade zihnin faaliyetinde ve düşüncelerde bu etkinin kendini göstermesidir.
Meditasyon; insan gerçekliğinin gizliden gizliye yaratıcısı olan düşüncelerin, duyguların ve tutumların yarattığı etkiye, zihnin uyumlanmasını sağlar. Meditasyon ve ruhsal bilgiyle elde edilen besleyici sessizlik gücü, bize niteliksel değişim yaratmanın yollarını açar. Bu tür bir değişim, hayatla yaratıcı ve olumlu bir şekilde ilişki kurmak için kapasitemizi ve özgüvenimizi de arttırır.
Sessizlik bize değişimi etkilemek için gerekli enerjiyi verir ve öz-bilgi bize herkesin ve her durumun sunduğu değişim fırsatını gerçekleştirmemiz için algı ve içgörü sağlar.
Kendimizi niteliksel olarak nasıl dönüştürürüz? Planladığımız ve bilinçli olarak yaptığımız bir şey midir? Kendiliğinden mi olur? Yoksa nitelik değişikliği fırsatları doğal olarak tanıyan bir farkındalık durumu mudur?
Nitelik değişimini anlamanın en kolay yolu, bir gün bahçemdeki güllerin etrafına taze, kokulu gübre koymak zorunda kaldığımda geldi. Birkaç saatlik çalışmadan sonra, o güzel çiçeklerin gübre ile beslenmelerine rağmen, gübrenin kokusunu ve rengini almadığını fark ettim. Pembe, altın, kırmızı ve beyaz cüppeleriyle gerçekten bahçenin kralları gibiydiler, havayı öyle bir güzel koku ile dolduruyorlardı ki, bahçeye gelenler gübreyi fark etmemişlerdi bile. Güllerin kökleri, gübreyi o kadar değiştirmişti ki, herhangi bir olumsuz yan etki olmaksızın en iyi sonuç alınmıştı. Bu benim ilk nitelik değişimi deneyimimdi.
İnsan dünyası bir bahçe gibidir. Ego, korku, öfke, bağımlılık, güvensizlik gibi birçok gübre ile yani olumsuzluk ile çevrili çeşitli çiçekler gibiyiz. “Dönüştürebilen” insanlar tüm bu olumsuzlukları kabul edebilirler. Ayrıca, olumsuzlukların etkisi altında kalmaksızın kendi kişisel gelişimleri için kullanır; şımarmazlar, hatta olumsuzluklar onlara dokunamaz bile. Anlayışla ve sessizlikten gelen doğal, sevgi dolu bağımsızlıkla, önlerindeki olumsuz kişinin veya durumun, onlara hayatlarında küçük, sessiz bir mucize yaratma fırsatı vermenin evrenin yöntemi olduğunu anlarlar. Dönüştüren Kahramanlar, insanlığın bahçesindeki ruhsal güller olurlar: Tüm güzelliklerini sergiler ve görenlere ilham verirler.
” Dönüştüren Kahramanlar” istiridye ile de karşılaştırılabilir – küçük bir yabancı parçacık evini işgal ettiğinde, istiridye sonunda bir inci oluşturmak için parçacıkla birleşen bir sıvı salgılar. İnci, istiridyenin doğal yaşamının geri kalanında herhangi bir rahatsızlığa neden olmadan istiridyenin evinde yaşayabilir.
Aynı şekilde insanlara ve olaylara olumsuz tepki vermek yerine; onları yaşamlarımıza dâhil edebilir ve onları olumlu fayda sağlayabilecek doğrultuda şekillendirebiliriz. Kabul etme yoluyla, bilincimiz başka bir algı düzeyine atlar ve daha önce bir sorun olarak kabul ettiğimiz şeyin, doğru şekilde ele alınırsa, güçlü yönlerimizi geliştirmek ve zayıf yönlerimizi ortadan kaldırmak için bir araç olabileceğini fark ederiz. Bir durumun, bir sorun mu yoksa bir armağan mı olduğu kendi algımıza bağlıdır. Seçim bizim!
Anthony Strano